Ruh eşi kavramının bilimsel bir temeli var mı? Söz konusu partner seçimi olduğunda beynimiz bize ne anlatmak ister? Aşk ilk görüşte mi olur yoksa zaman içinde de aşık olabilir miyiz? Görücü usulünün nörobilimsel açıdan yorumlanması nedir? Flörte bakış şeklimiz açısından kadın ve erkeklerin arasındaki bilimsel farklar nelerdir?
Kayıt: Serkan Karaismailoğlu
Konuk: Dr. Can Ilgın
Yaklaşık 45 dakika süren sohbetimizde “ruh eşi” kavramını bilimsel olarak kapsamlı bir şekilde ele almaya çalıştık. Ardından söz konusu partner seçimi olduğunda beynimizin bize ne anlatmak istediğini konuştuk. Mükemmel erkek ve mükemmel kadının bir araya gelemeyişinden tutun Görücü usulünün nörobilimsel temellerine kadar birçok meseleyi yorumlamaya çalıştık. Şimdi gelin 2020 yılı mayıs ayına ait bu kaydımıza kulak verelim.
Aşkın sahip oldu nice kalıplaşmış yargıları yikarak “bu yaşadığım aşkla nasıl daha erdemli biri olabilirim, olumlu ozelliklerimi nasil arttirabilirim, negatif yanlarimi nasil yatıştırabilirim” şeklindeki bakış ile “aşk bana ne kattı,ne katıyor?” diyerek düşünmek açıkçası su zamana kadar prefrontal korteksimin sınırları içinde değildi.. Ufuk açıcı bir söyleşi olmuş..
Ruh eşimizi aramaktansa, ruhumuzu çiçeklendirelim.. Sonrası kendiliğinden gelecektir.
iyi ol ki, iyilik bulasın.. Ağzınıza sağlık
Son yıllarda artan kadın cinayetleri; kadına yönelik artan fiziksel, psikolojik ve ismini sayamayacağım birçok şiddet türü; toplumumuzun bazı kesimlerinin ve çevremin kadına verdiği değer ve kıymetin az olması nedeniyle ilişkilere olan bakış açım değişti. Bu nedenle kendi yalnızlığımla mutlu bir şekilde yaşıyorum ancak insan çevresindeki güzel ilişkileri gördükçe imrenmiyor değil. Birini sevmek, aşık olmak ve bunların karşılıklı olması çok güzel duygular. Karşılıklı saygı ve güven de önemli tabii. Umarım bu hisleri yaşayabileceğimiz bir ruh eşimiz vardır. Ancak duyduğumuz ve duymadığımız yüzlerce hatta binlerce kadına şiddet haberi var ki biriyle ilişki yaşamaktan korkuyorum. Çünkü sıradakinin ben olmayacağımın maalesef garantisi yok ve gerçekten çok acı verici bir durum. Umarım kadına verilen değerin arttığı, kadına şiddet ve kadın cinayetlerinin olmadığı güzel ve mutlu günler bizi bekliyordur.